2/C Sınıfı Masalı

Birkaç aydır yaptığımız çalışmalardan biri  de hikaye tamamlama çalışması.Hikayenin yarısını ben yazıyorum, diğer yarısını öğrencilerim tamamlıyor. Dersin sonunda 20-25 tane hikaye çıkıyor.
Cuma günü ormanlarla ilgili hikayemi evde unutunca öğrencilerim ilk kez baştan sona, toplu olarak bir masal yazdılar.
Her cümlenin sonunda da "öğretmenim çok güzel oldu." diyerek birbirlerini alkışladılar. Hikayeye hiçbir katkım olmadı. Sadece cümlelerin daha düzgün olabilmesi için düzeltmeler yaptım.
Hikaye tamamlaya bayılan bıcırlarım, bu etkinliği daha çok sevdiler.
Bugün 3. derste yazdıkları masalı ana sınıfı öğrencilerine okudular.
Kendilerine güvenlerini arttıran güzel bir etkinlik oldu.

 

 

                                            

                          2/C SINIFI MASALI

Bir varmış bir yokmuş. Uzak ülkelerin birinde bir orman varmış. Ormanda pek çok hayvan yaşarmış. Hayvanlar ormanı çok severmiş. Özellikle de iki arkadaş olan sincap ve tavşan. Sincap ve tavşan ormanda çok mutlularmış. Her gün erkenden kalkıp ormanda gezerlermiş. Tavşan bulduğu ceviz, fındık ve meşe palamutlarını sincaba verirmiş. Sincapta gördüğü havuç ve lahanaları tavşana götürürmüş. Sonra da birlikte afiyetle yerlermiş. Yine bir gün tam yemeklerini yerlerken korkunç bir ses duymuşlar. Hemen gidip bakmışlar. İki insan testereyle ağacı kesmeye çalışıyorlarmış. Çok telaşlanmışlar. Ağaç tam sincabın ayağına düşüyormuş ki tavşan onu kurtarmış. Sincap, tavşana teşekkür etmiş. Sen benim en iyi dostumsun demiş. O sırada insanlar ağaçları kesmeye devam ediyorlarmış. Sincap ve tavşan koşarak durumu ormanın kralı aslana haber vermişler. Aslan kuşları çağırmış. Kuşlar diğer hayvanlara haber vermiş. Irmağın kenarında tüm hayvanlar toplanmışlar. Birlikte  insanları korkutmaya karar vermişler. Maymun meşe ağacına çıkıp ağacı sallamış. İnsanların başına meşe palamutları düşmüş. Karıncalar insanların ayağını ısırmış. Kediler insanların yüzlerini tırmalamış. Fil hortumuyla insanların üzerlerine su atmış. İnsanlar kaçmaya çalışmışlar. Ama örümcekler çevrelerine ağ yapmış. İnsanlar hatalarını anlamışlar ve hayvanlardan özür dilemişler. Hayvanlar “eğer ağaç dikerseniz sizi affederiz” demişler. İnsanlar bu şartı hemen kabul etmişler. Fareler ağları kemirerek insanları kurtarmış. İnsanlar ertesi gün ellerinde fidanlarla tekrar ormana gelmişler. Fidanları dikmişler. Hayvanlar o günden sonra mutlu bir hayat sürmüşler……

                                               2/C SINIFI    

                                           ÖĞRENCİLERİ

TAK-ÇIKAR

Geçen hafta matematik dersi konumuz çıkarma işleminde verilmeyen terimi bulmaydı. Somut bir konu olmadığı ve öğrencilerim henüz soyut döneme geçemedikleri için zorlanacağım-zorlanacakları bir konu olacağını tahmin etmiştim.
Bizim evle başladım anlatmaya... Kara kedi hikayesi ile anlattım...Olmadı, olmadı. Anlayan öğrenci sayısı beş- altı.
Hafta sonu bir de tak çıkar kartlarıyla deneyim bakalım dedim.Tak çıkarları pek sevmişlerdi.
Tamamen kendi uydurduğum bir çalışma ile bugün konuyu bir kez daha anlattım.
Uçağımız hareket halinde. Eksilen sorulunca yukarı çıkıyor, büyüyor ve topluyoruz. Çıkan sorulunca uçak inişe geçiyor, küçülüyor ve çıkarıyoruz gibi bir anlatımla konu büyük bir çoğunluk tarafından anlaşıldı. Mutluyum, mutluyuz, mutluuu...

 

 

2/C Sanal Ormanı

Türkçe temamız Hayal Gücü, bu hafta da Orman Haftası olunca bugün Serbest Etkinlikler saatinde hayali bir orman yapalım istedim. İsmi 2/C Ormanı olsun dediler. Öğrencilerim, ilk iki saat tüm yaratıcılıklarını tüketip hikaye yazınca ormanımızın ismi çok da orjinal olamadı.. Dün ağaçların bir kısmını boyamışlardı. Bugün de kalanları boyayıp panoya tek tek yapıştırdılar. Böylece sanal da olsa bir ormanımız oldu.
                                        

TEMA Meşe Projesi

Hayat Bilgisi konumuz Para Biriktiriyorum.
1 ay önce sınıfa kumbaramı götürdüm. Melisa 1 adını Kurbiş koydu.

Yaklaşık 1 aydır Kurbiş'e isteyen, istediği zaman, istediği kadar para atıyor.Bu kadar kısa zamanda hiç ummadığımız kadar paramız birikti.(???) Ancak isteklerimiz de bir o kadar çok!!!

Paramızın bir kısmıyla da (bu haftanın Orman Haftası olması sebebiyle) TEMA'nın meşe tohumu kampanyasına katılalım istedim. Sınıfça 18 adet meşe tohumu satın aldık. TEMA geçen hafta katılım belgelerimizi gönderdi. Renkli kağıtlara çoğaltarak  tüm sınıfıma dağıttım.Çok yakında çocuklarımın da dikili ağaçları olacak :))

 

  

TAMTAM *-*

Müzik dersi performans görevi konumuz; ritm aleti yapma ve öğrendiğimiz bir şarkıyı bu ritm aletini kullanarak söyleme.
Performans görevimiz ilk kez ödev haline dönüştü. Çocuklarım, müzik aletlerini zaman kaybetmemek adına sınıfta değil evde yapıp getirdiler.Geçen hafta örnek olması açısından kendim evde bir marakas yapıp,süsledim.Göz, saç,ağız,burun yapıştırdım. Umut marakasıma Tıkır adını koydu. Tıkır gün boyu sınıflar arası dolaştı durdu.

Bugün marakaslar,davullar,tefler,gitarlar sınıfımızdaydı. Çocuklarımın çalışmaları genellikle davul ağırlıklı olmuş.Şarkıları da Köy Yolları...

Şarkılar söylendi, müzik aletleri çalındı, notlar alındı...

 

 
 

 

Bugüne dair mutluluğum çocuklarımın sorumluluk duygusunu kazanmış olmaları. İki kardeş öğrencim dışında müzik aleti yapmayan öğrencim yoktu. Eeee her zaman söylediğim gibi onların da canları sağ olsun...

Veee son olarak karşınızda Umut ve Buket..........

ÇİRKO

"Bir tiyatro oyunu izlemek bir üniversite bitirmek gibidir." Bu sözü lisedeyken bir kitapta okumuştum ve o gün bu gündür hiç aklımdan çıkmadı.
Öğrencilerim bugün itibariyle 3. üniversitelerini bitirdiler :)) Okula gelen oyunları malesef saymıyorum.

Geçen hafta toplu kitap okumaları için Çirkin Ördek Yavrusu'nu hazırlayıp bastırmıştım. Çirkin Ördek Yavrusu'nu okudular, boyadılar. Çirkin Ördek'in aslında güzel bir kuğu olduğunu anladılar. Hikayeye bayıldılar.

Bir de bunu sahnede izleyelim dedim......

Geçen sene 2 mucize insan sayesinde 2 ücretsiz oyun izledik.Oyun hem ücretsiz olsun, hem konusu anlaşılır olsun, hem basit olmasın, hem güzel olsun. Hem....hem....hem......Bu hemler yüzünden 1. dönem oyun izleyemedik.
Bu dönem ki mucizemiz Ersin Umut Güler;bizi mucize bir muzikal oyunla tanıştırdı.
Hikaye çocuklarıma çok ilginç gelmiş olacak ki Çirkin Ördek Yavrusu müzikaline de ilgi (oyunun karşıda olmasına rağmen) umduğumdan bir hayli fazla oldu.
Oyun için Kenterler Tiyatrosu'na gittik.
Oyunda müzikler, danslar,kostümler, ritmik tekerlemeler muhteşemdi.
Oyundan sadece çocuk izleyicilerin değil, yetişkinlerin de çok fazla mesaj alabilecekleri düşüncesindeyim.
Oyun çıkışında miniklerim bir  de baktım oyun hakkında görüş ve düşüncelerini yazıyorlar . Bunlar ne zaman bu kadar büyümüşler???
Çocuklarıma balon dağıtılması da ayrı bir güzellikti.
Keşke sadece benim çocuklarım değil tüm çocuklar Çirkin Ördek Yavrusu müzikali ile tanışabilse...